slider 735 slider 734 slider 733 slider 732 slider 730 slider 729 slider 727 slider 725

  Yazdır

Tarih : 21.11.2008

Yazar : Dr. Veysi SEVİĞ

Bazı varlıkların milli ekonomiye kazandırılması yasası

  21.11.2008 | Veysi Seviğ

Bazı Varlıkların Milli Ekonomiye Kazandırılması Hakkındaki Yasa" Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde görüşülerek kabul edilmiştir. Söz konusu yasanın amacı; gerçek ve tüzelkişilere ait olup, yurtdışında bulunan para, döviz, altın, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları ve taşınmazların milli ekonomiye kazandırılması ile yurtiçinde bulunan ancak işletmelerin özkaynakları içinde yer almayan bu türden varlıkların sermaye olarak konulmak suretiyle işletmelerin sermaye yapılarının güçlendirilmesini sağlamaktır."

Öngörülen yasal düzenlemeye göre gerçek ve tüzelkişilerce 01 Ekim 2008 tarihi itibariyle sahip olunan ve yurtdışında bulunan; para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları ile varlığı kanaat verici bir belge ile kanıtlanan taşınmazlar, söz konusu yasanın Resmi Gazete'de yayımlandığı ayı izleyen üçüncü ayın sonuna kadar YTL cinsinden rayiç bedelle banka veya aracı kuruma bildirilecek veya vergi dairelerine beyan edilecektir. Buna bağlı olarak söz konusu kıymetler Vergi Usul Yasası hükümleri çerçevesinde defter tutan mükellefler tarafından beyan tarihi itibariyle yasal defterlere kaydedilebilecektir.

Bilanço esasına göre defter tutan yükümlüler, "Bazı Varlıkların Milli Ekonomiye Kazandırılması Hakkındaki Yasa" hükümleri uyarınca yasal olarak tutmak zorunda oldukları defterlere kaydetmiş bulundukları kıymetler için pasifte özel fon hesabı açmak suretiyle bu işlemi muhasebeleştireceklerdir. Bilançonun pasifinde açılmış olan özel fon hesabına kaydedilen tutar, sermayenin cüz'i sayılacak, sermayeye ilave dışında başka bir amaçla kullanılmayacaktır. İşletmenin tasfiyesi halinde ise bu şekilde oluşturulan fon hesabında yer alan miktarlar vergilendirilmeyecektir.

Serbest meslek kazanç defteri ile işletme hesabı esasına göre defter tutan mükellefler ise söz konusu kıymetleri defterlerinde ayrıca gösterebileceklerdir. Bu durumda söz konusu varlıklar dönem kazancının tespitinde dikkate alınmayacaktır.

Diğer yandan Gelir ve Kurumlar Vergisi mükellefleri tarafından sahip olunan ve Türkiye'de bulunan ancak buna karşılık 01 Ekim 2008 tarihine kadar yasal defter kayıtlarında işletmenin özkaynakları arasında yer almayan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları ile taşınmazlar, söz konusu yasanın Resmi Gazete'de yayımlandığı ayı izleyen üçüncü ayın sonuna kadar YTL cinsinden rayiç bedelle vergi dairelerine beyan edilecektir. Bilanço esasına göre defter tutan yükümlüler de söz konusu yasa hükümlerine göre defterlerine, taşınmazlar dışındaki varlıklarını banka ve aracı kurumlardaki hesaplara yatırmak suretiyle kaydederek pasifte özel fon hesabında yaptıkları işlemi izleyeceklerdir. Bu fon hesabı sermayenin cüz'i olarak kabul edilecektir. Fon hesabında yer alan miktar beyan tarihinden itibaren aytı ay içinde sermayeye eklenmek suretiyle, fon hesabında yer alan miktar kadar sermaye artırımı gerçekleştirilmiş olacaktır.

Konuya ilişkin olarak serbest meslek kazanç defteri ile işletme hesabı esasına göre defter tutan yükümlüler ise söz konusu kıymetleri defterlerinde ayrıca göstermek zorundadırlar.

Yasal düzenleme gereği olarak söz konusu varlıkların kayıtlara alınması sırasında aranacak olan kanaat verici belgeden anlaşılması gereken "Devlet tarafından veya devlet güvencesinde tutulan kayıt ve siciller; banka, aracı kurumlar ve benzeri mali kurumlar ile posta idaresi, noter gibi kurum ve kuruluşların kayıt ve belgeleri, Vergi Usul Yasası hükümleri çerçevesinde kullanılması zorunlu kılınan belgeleri ve bilgi değişiminde bulunan yabancı ülkelerde yetkili makamlardan alınarak mahallindeki Türk elçilik ya da konsolosluklarına, yoksa ilgili ülkenin Türk menfaatini koruyan aynı nitelikteki temsilciliklerine onaylatılmış belgelerdir."

Yurtdışından getirilecek olan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları ile varlığı kanaat verici bir belge ile kanıtlanan taşınmazların toplamı üzerinden yüzde 2, Türkiye içinde var olan Gelir ve Kurumlar Vergisi mükelleflerine ait benzer varlıklar içinde yüzde 5 oranında vergi tarh edilmek suretiyle söz konusu varlıkların beyanı ve kayıt içine alınması vergilendirilecektir. Bu vergi tarhiyatın yapıldığı ayı izleyen ayın sonuna kadar ödenecektir. Söz konusu vergiler hiçbir suretle kayıtlara gider olarak intikal ettirilemeyecek veya başka bir vergiden mahsup edilemeyecektir.

Banka ve aracı kurumlar, kendilerine bildirilen varlıklara ilişkin olarak yüzde 2 oranında hesapladıkları vergiyi, bildirimi izleyen ayın 15. günü akşamına kadar vergi sorumlusu sıfatıyla bir beyanname ile bağlı oldukları vergi dairesine beyan edecekler ve aynı süre içinde ödeyeceklerdir.

"Bazı Varlıkların Milli Ekonomiye Kazandırılması Hakkındaki Yasa" hükümleri çerçevesinde yukarıdaki şekilde bildirilen veya beyan edilen varlıklar nedeniyle 01.01.2008 tarihinden önceki dönemlere ilişkin hiçbir suretle vergi incelemesi ve vergi tarhiyatı yapılmayacaktır. Ancak, diğer nedenlerle söz konusu yasanın yürürlüğe girdiği tarihten sonra başlayan 01.01.2008 tarihinden önceki dönemlere ilişkin vergi incelemeleri sonucu Gelir, Kurumlar ve Katma Değer Vergisi yönünden tespit edilen matrah farkından "Bazı Varlıkların Milli Ekonomiye Kazandırılması Hakkındaki Yasa" kapsamında beyan edilen tutarlar mahsup edilerek tarhiyat yapılacaktır.

 

 

Kaynak : Referans Gazetesi