slider 735 slider 734 slider 733 slider 732 slider 730 slider 729 slider 727 slider 725

  Yazdır

Tarih : 16.05.2008

Yazar : Dr.Veysi SEVİĞ

Devlet borçlanma senetleri getirilerinde istisna sorunu

16.05.2008 | Veysi Seviğ | Yorum

Gelir Vergisi Yasası'nın geçici 59'uncu maddesi uyarınca 31.12.2007 tarihine kadar, 26.7.2001-31.12.2005 tarihleri arasında ihraç edilen devlet tahvili ve Hazine bonolarının faiz gelirleri ve elden çıkarılmasından sağlanan değer artış kazançları toplamının; 2001 yılında 50 milyar lirası, 2002 ve izleyen yıllarda bu tutarın veya artırılmış tutarın her yıl için belirlenen yeniden değerleme oranında artırılmasıyla bulunacak tutar Gelir Vergisi'nden bağışık tutulmuştur.

Bu hüküm söz konusu tarihler arasında ihraç edilen devlet tahvili ve euro bondların alım ve satımından, elde tutulmasından sağlanan kazançların toplamına uygulanmaktadır. Bu hükmün özelliği TL olarak elde edilen faiz gelirlerine öncelikle indirim oranının uygulanması bilahare kalan kısmı ise yasa maddesinde belirtilen ek istisnanın uygulanmasıdır.

İndirim oranı, Vergi Usul Yasası hükümlerine göre o yıl için belirlenmiş bulunan yeniden değerleme oranının devlet tahvili ve Hazine bonosu ihalelerinde oluşan bileşik ortalama faiz oranına bölünmesi suretiyle Maliye Bakanlığı tarafından hesaplanmakta ve duyurulmaktadır. Bu oran 2007 yılı için 37.7 olarak belirlenmiş bulunmaktadır.

Gelir Vergisi Yasası 266 Seri Numaralı Genel Tebliğ ile yapılan açıklamada da belirtildiği üzere Vergi Usul Yasası hükümlerine göre 2007 yılı için tespit edilmiş bulunan yeniden değerleme oranı yüzde 7,2'dir. Bu dönemde devlet tahvili ve Hazine bonosu ihalelerinde oluşan bileşik faiz ortalaması ise yüzde 19,11 olarak hesaplanmıştır. Buna göre 2007 yılı gelirlerine uygulanacak indirim oranı (Yüzde 7,2/yüzde 19,11=) yüzde 37,7 olmaktadır.

Dolayısıyla 26.7.2001-31.12.2005 tarihleri arasında ihraç edilen devlet tahvili ve Hazine bonosu faizleri ile 26.7.2001 tarihinden önce ihraç edilen aynı tür devlet iç borçlanma senetlerinin vergilendirilmesinde varolan tek farklılık, 26.7.2001 ila 31.12.2005 tarihleri arasında elde edilen faiz gelirlerine uygulanan indirim oranı dışında ayrıca ek istisnadır. Gelir Vergisi Yasası'nın ek 59'uncu maddesinde yer alan 50 milyar TL'lik ek istisnanın her yıl yeniden değerleme oranında artırılması öngörülmüştür.

Aşağıdaki tabloda yıllar itibariyle 2001 yılı için 50 milyar lira olarak uygulanan ek istisnanın yıllar itibariyle artışı yer almaktadır.

Yıllar     Ek istisna miktarı          Yeniden değerleme oranı           Ertesi yıl geçerli olacak ek istisna

2001     50 milyar TL      53,2      76.6 milyar TL

2002     76.6 milyar TL   59,0      121.794 milyar TL

2003     121.794 milyar TL          28,5      156.505.290.000 TL

2004     156.505.290.000 TL       11,2      174.033.88 YTL

2005     174.033.88 YTL 9,8       191.088.24 YTL

2006     191.088.24 YTL 7,8       205.994.16 YTL

2007     205.994.16 YTL -           -

Yukarıdaki tablonun incelenmesinden anlaşılacağı üzere Gelir Vergisi Yasası'nın geçici 59'uncu maddesi uyarınca ek istisna uygulamasının 31.12.2007 tarihine kadar geçerli olması nedeniyle 2008 yılı için hesaplama yapılmamıştır.

Eğer söz konusu yasa maddesinde yer alan 31.12.2007 ibaresinde herhangi bir değişiklik olmaz ise içinde bulunduğumuz yıl elde edilen bu tür devlet tahvili ve Hazine bonosu faiz gelirlerine söz konusu istisnanın 2008 yılı için artırılmış olan kısmı hesaplanmayacak ve uygulanmayacaktır.

2007 yılında elde edilen ve gayri safi tutarı 361.146.32 YTL'yi aşmayan devlet tahvili ve Hazine bonosu faiz gelirleri beyan edilmemiştir. Bu durumda eğer söz konusu yasa maddesinde yer alan ek istisna uygulaması ile ilgili süre uzatımı yapılamaz ise bu tür iç borçlanma senedi faiz gelirini elde eden birçok tasarruf sahibi, geçen yıldan daha düşük faiz geliri elde etmiş olsalar bile beyanname vermek zorunda kalabileceklerdir.

Söz konusu istisna faiz gelirleri ile elden çıkarma dolayısıyla elde edilen diğer kazançlar toplamına uygulanmaktadır. Bu nedenle bir gerçek kişinin faiz geliri ile elden çıkarma dolayısıyla elde ettiği kazancın bulunması ve gelir toplamının istisna sınırını aşması halinde istisnanın hangi kazanca uygulanacağı konusunda mükellefin serbestçe belirleme hakkı bulunduğu da dikkate alındığında, istisnanın sona ermesi halinde bu tür gelir elde edenler büyük bir vergi sürprizi ile karşılaşmış olacaklardır.

Başlangıçta, 26.7.2001 ila 31.12.2002 tarihleri arasında uygulanması öngörülen ek istisna bilahare yapılan yasal değişikliklerle beş defa süre uzatımına konu edilmiştir. Ancak söz konusu istisna süresinin bu defa daha önce olduğu gibi uzatıma konu edilip edilmeyeceği yönünde gelişen beklentiler değişik değerlemelere neden olmaktadır.

NOT: Tabloda 2001-2004 yılları istisna miktarları TL, 2005-2007 yılları istisna miktarları YTL olarak gösterilmiştir.

 

 

Kaynak:Referans Gazetesi