slider 735 slider 734 slider 733 slider 732 slider 730 slider 729 slider 727 slider 725

  Yazdır

Tarih : 17.12.2007

Yazar : Bumin Doğrusöz

Serbest meslek erbabının taşıtı

17.12.2007 | Bumin Doğrusöz | Yorum
 

Bilindiği gibi serbest meslek erbabı yıllarca yaya kuvvet olarak kabul edilmiş, doktorların hastalarına, avukatların adliyelere, mühendislerin ve...

Bilindiği gibi serbest meslek erbabı yıllarca yaya kuvvet olarak kabul edilmiş, doktorların hastalarına, avukatların adliyelere, mühendislerin veya mimarların inşaatlara, mali müşavirlerin yahut muhasebecilerin müşterilerine yürüyerek gittikleri kabul edilmiştir. Gelir Vergisi Kanunu'nda yıllarca serbest meslek erbabına otomobil giderlerini indirme olanağı verilmemiş, ancak işlerine bisikletle veya patenle gitmeleri halinde, paten veya bisikletlerini demirbaşları arasına alıp amortisman ayırma olanağı, onlara büyük bir olanak olarak tanınmıştır.

 

Nihayet globalleşen ekonomi içerisinde ve AB sürecinde serbest meslek sahiplerinin de işlerinde otomobil kullanabilecekleri kabul edilerek Gelir Vergisi Kanunu'nda 5035 sayılı Kanunla gerekli değişiklik yapılmış ve 1.1.2004 tarihinden itibaren serbest meslek erbabının kiraladıkları veya envanterlerine dahil ettikleri ve işte kullandıkları taşıtların giderleri ile envanterlerine dahil ettikleri taşıtların amortismanlarını kazançlarının tespitinde düşme olanağı sağlanmıştır.

 

Günümüzde artık serbest meslek erbabı da araba alarak envantere kaydetmek suretiyle bu taşıtın giderlerini ve amortismanını, vergiye tabi kazanç tespitinde indirim konusu yapabilmektedir. Taşıt almak yerine kiralama yolunu tercih eden serbest meslek erbabı da, taşıt için ödediği kira bedelini, gider olarak yazabilmektedir. Kiralanan taşıtın giderlerinin kazanç tespitinde nazara alınmasında ise, kira sözleşmesinde giderin kime ait olacağına ilişkin belirleme ve fiilen kim tarafından yapıldığı sorularının yanıtı önem taşımaktadır.

 

KDV Sorunu

 

Serbest meslek erbabının satın alarak envanterine kaydettiği binek aracının alımında ödediği katma değer vergisini ise indirim konusu yapması mümkün değildir. Söz konusu indirimi mümkün olmayan katma değer vergisi, kazanç tespitinde gider yazılabilmekte veya maliyet unsuru olarak kabul edilmektedir. Bu verginin indiriminin kabul edilmeyerek gider veya maliyet olarak kabul edilmesi, Katma Değer Vergisi Kanunu'na ilişkin esaslardan ileri gelmektedir. Ancak binek araçlarının katma değer vergisinin indirim konusu yapılamamasının, mevzuatın hazineci düşünce ile oluşturulmasının dışında bilimsel bir gerekçesi yoktur.

Buna karşılık serbest meslek erbabını, taşıtı satın almak yerine kiralama yoluna giderse, kira bedelinin tamamını gider yazabildiği gibi, kira bedelleri üzerinden ödediği katma değer vergisini de indirim konusu yapabilmektedir.

 

Leasing'de KDV

 

Bu arada serbest meslek erbabının taşıtlarını finansal kiralama (leasing) yolu ile edinmesi de mümkündür. Bu gibi hallerde kira bedelleri üzerinden ödenen katma değer vergisinin indirim konusu yapılıp yapılamayacağı zaman zaman duraksamaya yol açmaktadır. Çünkü finansal kiralama, amortismana tabi iktisadi kıymet ediniminde bir finansman yöntemi olarak karşımıza çıkmakla birlikte, bazen edinim amaçlı olmayan bir finansman yöntemi olarak da kullanılabilmekte, finansal kira sözleşmesinin süresinin sonunda kiralanan kiraya verene iade edilebilmektedir.

 

Burada, sözleşmede süre sonunda kiralanan aracın finansal kiraya verene bırakılmasının öngörüldüğü durumlarda, ödenen katma değer vergisinin indirimi mümkündür. Buna karşılık sözleşmede süre sonunda kiralanan aracın mülkiyetinin kiracıya geçeceği hallerde ise ödenen katma değer vergisinin indirim konusu yapılmaması gerekir. Bize buradaki katma değer vergisi doğrudan gider yazılabilir.

Finansal kiralama sözleşmelerinin pek çoğunda ise, sözleşme süresinin sonunda mülkiyetin kime ait olacağı kesin şekilde belirlenmemekte, kiracıya kiralananı kararlaştırılan bedel üzerinden satın alma hakkı tanınmaktadır.

 

Maliye Bakanlığı 2002 yılında verdiği bir özelgesinde kiracının, satın alma hakkını kullanana kadar kira faturalarına göre ödediği katma değer vergisini indirimi konusu yapabileceğini, ancak bu hakkın kullanılmasından sonra ödenen katma değer vergisinin indiriminin mümkün olmadığını açıklamıştır. Buraya kadar bir diyeceğimiz yoktur. Ancak aynı özelgede, satın alma hakkının kullanılması halinde, geçmişte indirim konusu yapılan vergilerin düzeltilmesi gerektiği de açıklanmıştır. Özelgenin bu kısmına katılma olanağı bulamamaktayız.

 

Kaynak:Referans Gazetesi